‘İyilik bulaşıcıdır’ diyen bir öğrenci kulübü: Yeditepe Dilek Gönüllüleri

‘İyilik bulaşıcıdır’ diyen bir öğrenci kulübü: Yeditepe Dilek Gönüllüleri

İlgili konu

Bir öğrenci kulübü çatısı altında toplanmış bir grup öğrenci, kaç kişinin kalbine dokunabilir? “Sevmek, bir insanı sevmekle başlayacak her şey” demiş yazar Sait Faik Abasıyanık. Yeditepe Üniversitesi Dilek Gönüllüleri Kulübü’nün gönüllüleri, yaptıkları işi severek, dünyayı ellerinden geldiğince güzelleştirmeye çalışıyorlar.

Haber: Sıla Tanrıverdi

Yeditepe Üniversitesi Dilek Gönüllüleri Kulübü, çeşitli sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştirerek her yaştan insanın kalbine dokunmaya devam ediyor. Yaptıkları etkinliklerden elde ettikleri gelirler ile son olarak Osmaniye Karaguz Köyü İlkokulu’na giden kulüp üyeleri, yalnızca okulun ihtiyaçlarını karşılamakla kalmadı, öğrencilerle zaman da geçirdiler.

Sosyal sorumluluk projelerini gerçekleştirmek için çeşitli etkinlikler düzenleyen ve etkinliklerden elde ettikleri tüm gelirlerle her yaştan insanın kalbine dokunmaya çalışan kulübün yaptığı projelerden biri, Köy Okullarına Yardım Projesi. “İyilik bulaşıcıdır, daha iyi bir dünya mümkün. Şimdi müsaadenizle biz bu iyi dünyayı yaratmak için çıktığımız bu yolda, var gücümüzle çalışacağız!” diyen kulübün üyeleri Osmaniye Karaguz Köyü İlkokulu’nun ihtiyaçlarını karşılamak için yola çıktılar. Okulun duvarlarını boyayan, anasınıfını yenileyen, okul için bir kütüphane oluşturan gönüllüler; yalnızca okulun ihtiyaçlarını karşılamakla kalmadı, orada okuyan öğrenciler ile de çeşitli oyunlar oynayarak, atölye çalışmaları yaparak vakit geçirdiler. Kulübün gönüllülerinden biri olan Burak Kalayoğlu “Hayatımda yaşadığım en güzel deneyimlerden birisiydi. Bir çocuğu mutlu etmek ne demek, onu öğrendim, yaşamaya dair umutlarımın yeşerdiğini hissettim” diyor Osmaniye yolculuğu için ve ekliyor: “Orada yaşanan duyguları tarif etmek mümkün değil. O çocukların size bakışları, sizin onlara bakışınız anlatılamaz. İmkansızlıklar içerisinde büyüyen çocuklara yardım etmek, onlar için birer idol olmak, belki de dünyada umudun bitmediğini göstergesi”.

Osmaniye’de çocukları palyaço kostümüyle karşılayan ve çocukların “Palyaço Ablası” olan Fatma Varol ise güzel geçen 3 günün ardından vedalaşmanın ne kadar zor olduğundan bahsediyor. Tüm çocukların kendilerini ağlayarak uğurladıklarını, kendilerinin de gözyaşlarını tutamadıklarını söyleyen Varol, “O üç gün boyunca biz de çok mutluyduk, çocuklar da çok mutluydu. Hayatımız boyunca hiç unutamayacağımız bir anı olarak kaldı Osmaniye yolculuğu. Çocuklarla olan fotoğraflarımıza bakarak mutlu oluyorum hala” diyerek anlatmaya devam ediyor. Herkesin bir görevi olduğunu, kimilerinin çocuklara verilecek hediyeleri hazırlarken kimilerinin duvar boyadığını, kendisininse palyaço olarak çocukları eğlendirdiğini belirten Fatma Varol, yaşadığı güzel anılarıysa şöyle anlatıyor: “Okuldaki 3. günümüzde birkaç çocuk ‘Aaa, palyaço Fatma Abla geldi’ diyerek bana sarıldı. Bu unutamadığım anlardan bir tanesiydi. Diğeriyse çocukları videoya çekerken yaşandı. Çocuklar hediyelerini almışlardı ve okulun çıkış kapısına doğru yürüyorlardı. Videoyu başlattıktan sonra çocuklardan bana öpücük atıp el sallamalarını istedim. Bir çocuk bana doğru dönüp ‘Ben unuttum’ dedi ve yanıma geldi. Bir anda hepsi yanıma gelerek bana sarıldı, o an çok mutluydum”. Köy okulunun Palyaço Fatma Ablası, bir gün bir çocuğun gözlerindeki mutluluğa sebep olmanın ne demek olduğunu herkesin öğrenmesini umuyor ve ekliyor: “Umarım biz de daha birçok çocuğa ulaşarak gözlerindeki o mutluluğu, onlarla beraber tadabiliriz.”

Amaçlarının bir insanın kalbine dokunmak olduğunu ve bunu yaparken kendi kalplerine de dokunduklarını söyleyen Yeditepe Dilek Gönüllüleri Kulübü’nün başkan yardımcısı Emre Kadir Eren ise, kulübün diğer projelerini şöyle anlatıyor: “Yaptığımız projelerden bir tanesi Hayalimi Paylaş Projesi. Bir Dilek Tut Derneği’ne bağlı olarak yaptığımız bu projede, 3-18 yaş arası hayati risk taşıyan hastalıklarla mücadele eden çocukların en büyük dileklerini gerçekleştiriyoruz. Prenses olmak isteyen, bir ünlüyle tanışmak isteyen, bir yeri gezmek isteyen ya da bir şeye sahip olmak isteyen çocuklarla bir ya da iki gün geçiriyor ve onlara tedavi süreçlerinde morallerinin yükselmesine sebep olan unutamayacakları anlar geçirmeleri için çalışıyoruz. Çocuk Destekleme Merkezi projemizdeyse, çocuk esirgeme kurumunda yaşayan çocuklar ile birlikte her ay çeşitli yerlere gidiyor, o çocuklarla vakit geçirerek onlara yalnız olmadıklarını hissettirmeye çalışıyoruz. Ayda iki kere Darülaceze’ye ziyaretler düzenliyor ve orada yaşayan büyüklerimiz ile sohbet ederek, onların deneyimlerini dinliyor, biz de onlara yaşadıklarımızı anlatıyoruz. Sessiz Ankara ve Sessiz İstanbul projelerimizdeyse, işitme engelli kardeşlerimiz ile birlikte Ankara ve İstanbul’u geziyor, oyunlar oynuyoruz.”

İyilik bulaşıcıdır, daha iyi bir dünya mümkün diyen Yeditepe Üniversitesi Dilek Gönüllüleri Kulübü, daha iyi bir dünya yaratmak için çeşitli projeleri ile her yaştan insanın kalbine dokunuyor. Katıldıkları her farklı etkinlikte birçok anı biriktiren kulübün üyeleri, var güçleri ile çalışıyor ve var güçleri ile çalışmaya da devam edecekler.